Kira Bedelinin Tespiti Davasında Yargılama Giderleri
Karar Özeti
Davanın Konusu
- Davacı Talebi: Davacı, davalının kiracısı olduğu fabrika binasının kira bedelinin aylık net 10.000 TL olarak tespit edilmesini talep etmiştir.
- Davalı Savunması: Davalı, kira bedelinin 01.05.2013 tarihinden itibaren aylık net 8.500 TL olarak ödenmeye başlandığını ve bu bedelin piyasa koşullarına uygun olduğunu iddia etmiştir.
Mahkeme Kararı
Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesi, kira bedelinin 01.05.2013 tarihinden itibaren aylık brüt 9.592 TL olarak tespit edilmesine karar vermiştir. Bu karar, her iki taraf tarafından da temyiz edilmiştir.
Yargıtay Değerlendirmesi ve Kararı
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, yapılan temyiz başvurularını değerlendirerek şu sonuçlara varmıştır:
- Davacının aşırı taleplerine karşın, mahkemenin tespit ettiği kira bedelinin uygun olduğu,
- Ancak, davalının zaten kabul ettiği ve ödediği kira bedelinin altında bir bedele hükmedilmesinin doğru olmadığı,
- Davalının zaten ödemeye başladığı kira bedeli kadar kısmının dava açılmasına sebep olmadığı ve bu nedenle davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin uygun olmadığı.
Bu değerlendirmeler ışığında, Yargıtay kararı hem davacının hem de davalının lehine bozmuştur.
İlgili Yasal Düzenlemeler
İlgili Yasal Düzenlemeler:
- 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Madde 344
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde 332
İçtihat Metni - Yargıtay 6. HD 2014/10219 E., 2014/12341 K.
MAHKEMESİ : Karşıyaka 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/05/2014
NUMARASI : 2013/719-2014/542
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece 01.05.2013 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 9.592 TL olarak tesbitine , fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde davalının müvekkiline ait fabrika binasında 01/05/2010 tarihli 3 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, son dönem kira bedelinin aylık net 6.744,00 TL olduğunu, 3 yılık sözleşme süresinin sonra ediğini, 01.05.2013 tarihinden itibaren başlayan dönem kirasının aylık net 10.000 TL olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı kira bedelinin 01.05.2013 tarihinden itibaren aylık net 8500,00 TL olarak ödenmeye başlandığını, bedelin emsallere uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece kira parasının ÜFE oranına göre tespiti gerektiğinden bahisle kira bedelinin 01.05.2013 tarihinden itibaren aylık brüt 9.592,00 TL olarak tespitine karar erilmiştir.
1-) Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere, kira sözleşmesinde sözleşme süresinde, her yıl için TEFE-TÜFE ortalamasına üç puan ilave artış kararlaştırılmış olmasına ve bu nedenle sözleşmenin uzun süreli olmasının hak ve nesafete göre arttırımı gerektiren özel durum nitelinde olmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazı yerinde değildir.
2-) Taraflar arasında 01.05.2010 tarihli üç yıl süreli kira sözleşmesi olup, tespit istenilen dönem yenilenen ilk dönem olmakla beraber, tespit istenilen dönem üçüncü artış dönemi olup, kira bedelinin bu nedenle ÜFE oranında arttırılması uygun ise de, davalı kiracı, davacının ihtarı üzerine kira bedelini net 8.500,00 TL olarak ödemeye başlamıştır. Bu durumda mahkemece tespit edilen kira bedeli bu miktardan aşağı olmaz. Mahkemece, kiracı tarafından tespit istenilen dönemde ödemeye başladığı kira bedelinin brüt miktarı nazara alınarak karar verilmesi gerekirken, davalı tarafından kabul edilerek ödenmeye başlanan kira miktarının altında kira bedeline hükmedilmesi doğru değildir.
Mahkemenin kabulüne göre; davalı hüküm altına alınan bedeli dava tarihi öncesinde ödemeye başladığından dava açılmasına sebep olmamış durumdadır. Bu durumda davaya davalı sebebiyet vermediğinden, davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunamaz, mahkemece bu husus nazara alınmadan davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunması da isabetli değildir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
**SONUÇ:**Yukarıda 2.bentte açıklanan nedenlerle davacının ve davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün her iki taraf yararına BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 12.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.